Türkiye’nin en köklü tarih dergisi‘nde bu ay Prof. Dr. Minehanım Tekeli-Nuriyeva‘nun “Sibirya’da Bir Türk Şehri Olan Kolçuk’un Hikayesi” başlık yazısı:
Tarihi Türk şehri olan Kolçuk (modern Leninsk-Kuznetsk) Sibirya’da Kemerevo Rusya vilayetindedir. Ana serveti, milyar tonlarla ifade edilen bitip tükenmeyen taş kömürü yataklarıdır. Rusya’nın idaresine girdikten sonra, 1922’ye kadar 300 yılı aşkın süre Türkçe adını korumuş ancak, 1922’de Kuznetsk (Demirci) adını almıştır.
Kolçuk, Salair Dağları’nın eteklerinden akıp geçen Meret Nehri’nin kolu sayılan İne Çayı’nın (Ob Nehri havzası) üzerinde en güzel manzaraya sahip, kadim Türk diyarları Altay, Kızılyar ve Yeni Sibirya’yı birleştiren “Yedi yol ayrıcı”nda bulunmaktadır. Muhtemelen, şehrin sakinlerinin silah kayırma, savaş giysileri “kolcuk~kolçuk”, “kolçak, bazubend” yapmalarından dolayı bu ad verilmiş olabilir. Ruslar buraya ilk kez 1617’de gelmeye başladılar. Şehrin yeni sakinleri, devletin “strelesler” olarak adlandırdığı savaşcı atlı birlikleri ve yağmacı Rus Kazakları idi. Onlar kentin adını kendi dillerine uyarlanmış şekliyle Kolçugino olarak kullanmışlardır. Yıllar birbirini takip etmiş, Kolçuk küçük bir kasabaya dönüşmüştü. Çünkü şehir kimsenin dikkatini çekmiyordu. Şehrin adı, yazılı kaynaklarda ilk kez (1782 yılı) Boçam Nahiyesi’ne bağlı küçük bir yerleşim birimi olarak geçmekteydi.
Yazının devamını Türkiye’nin en köklü tarih dergisi Türk Dünyası Tarih Kültür Dergisi Nisan 2020 – Sayı 400‘de bulabilirsiniz. Dergimize abone olabilir veya bu sayıyı satın alabilirsiniz.